5 Nisan 2015 Pazar

ACI


 06 Nisan 2015/Pazartesi/04:30/Gürsel Özkır     

abilir veya olunamaz. Ancak acı öyle değil işte... Herkese acı veren sebep veya herkesin çekeceği acı sancısının dozu ve süresi faklı seyredebilir... Yine de kendisinin kendisine çektireceği acı özgürdür. Acı çekmek özgürlük olduğu için herkesin acı çekeceği olgular, bulgular, durumlar ve vakalar ayrı perdeler ardında eşitsiz çizgilerde seyreder.
       Acının dahi saf olanı makbuldür. Biz beşerler çoğu kez ve hatta sürekli adaletsizce acı çekiyoruz. Tabii sebebi de, içinde bulunduğumuz beklentinin doğmaması veya karşılık bulamadığımız verdikerimizin ucuza mal olduğuna şahit olmamızdan kaynaklı. İşte bu nedenler galeyanına malup olan duyunun doğurduğu acı, sahteliğe kaçar. Zira, bu husus gereği çekilen sancı öz, yani saf değildir.
       Öz, sade, saf acı, korkudan arınmış olan acıdır. Korkudan arınması muhtemel acı, başarısızlık, kaybetme, eziklik, yalnızlık, mutsuzluk, açlık...vs ile bencillik güdüsü gereği yaşanmış veya yaşanacak olan gerçeği ya da şüphesi olmadan yaşanan sancıdır. İstisnaları gözden geçtiğimizde genelde bizler bu etkenler gereği acı çekiyoruz. Dolayısıyla çektiğimiz acı sahte oluyor. Çünkü biz beşerler oldukça benciliz.
        Acı çekmek hürlük olsa da, hürriyetimizle yine de özgür olamıyoruz. Zira elimizde olan özgürlüğü sahteleştiriyoruz ve sahte olanın özünden söz edilemeyeceği gibi, has olmayanın görünümüyle dahi varlığına 'yok' kanıtı koyulur.

06.04.2015/04:30

Gürsel Özkır

Hiç yorum yok:

Yalnızlık Teoremi

"Bu belirsiz bir bilinmezlik değil, uçtan uca şifrelenmiş bir şey de değil, aksine, ardına kadar önü açık ve kapısı olmayan bir şey ya ...